TCMB, faiz kararını açıkladı ve sabit faiz politikalarıyla ilgili gelecek beklentilerini paylaştı. Ekonomik istikrar ve enflasyonla mücadele konusundaki stratejileri hakkında detaylar için makalemizi okuyun.
Bu hafta, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) önemli bir karar alarak, banka politika faizini %50 seviyesinde sabit tuttuğunu duyurdu. Açıklanan karar metninde, ilerleyen dönemlerde faiz indirimine gidebileceğinin sinyalleri verildi. Ayrıca, TCMB kısa vadeli mevduatlara uygulanan zorunlu karşılık oranlarını artırma kararı da aldı. Kısa vadeli TL mevduat karşılık oranı %15’ten %17’ye yükseltildi.
Uzun bir süredir, kısa vadeli mevduatlarda yüksek faiz politikası izleyen TCMB, uzun vadeli mevduatlarda ise düşük faiz uygulamaktaydı. Peki, Merkez Bankası’nın faiz kararı sonrası mevduatlar nasıl etkilenecek? Parasını mevduatta değerlendirmek isteyenler hangi yolu izlemeli? Bu konudaki merak edilenleri Yeminli Mali Müşavir ve Ekonomist Muhammet Bayram, milliyet.com.tr’ye değerlendirdi:
“Merkez Bankası son kararıyla birlikte politika faizini %50’de sabit tuttu. Sekizinci toplantıda da faizi sabit tutan Merkez Bankası, önümüzdeki dönemlerde faiz indirimine yeşil ışık yakmış olsa da, bence Aralık ayında faiz indirimi ihtimali düşük görünüyor.”
“Uzun ve kararlı bir şekilde enflasyona karşı mücadelede sıkı para politikasını sürdüren Merkez Bankası, bu mücadelenin sonlarına gelmiş görünmekle birlikte, hala düşük ve kalıcı beklentinin tesisi için bir sonraki dönemde faiz indirim mekanizmasını çalıştıracaktır.”
“Hizmet enflasyonundaki katılık ve temel mal enflasyonundaki seyirle birlikte, Merkez Bankası’nın politika faiziyle değil de diğer sterilizasyon araçlarıyla piyasa faizini dengelemeye çalıştığını gözlemliyoruz.”
“Merkez Bankası’nın politika faizini sabit tutmasından sonra, artan TL mevduat payı ve rekor düzeyde azalan kur korumalı mevduat bakiyesi dikkate alındığında, TL mevduat karşılık oranları %15’ten %17’ye, döviz mevduat karşılık oranları ise %5’ten %4’e düşürüldü. Bankalar, bu durumun sonucunda TL mevduatlarına yönelimlerini azaltacaklar. Zorunlu karşılık oranlarının artması, bankaların maliyetlerini artıracak ve TL mevduatlarına olan iştahı azaltacaktır.”
“Bu da demek oluyor ki, TL mevduat toplamak için yüksek faiz veren bankalar, önümüzdeki dönemlerde artan zorunlu karşılık oranları nedeniyle TL mevduatlarına daha az faiz vermeye başlayacaklardır. Merkez Bankası, politika faizini düşürmeden ve gerekli yurt dışı kaynağı sağlamadan bir hamle yapmayacak. Zorunlu karşılık oranları gibi sterilizasyon araçlarıyla birlikte politika faizini dengeleyecektir.”
“Şu an yüksek faiz trenine binmek için son vagon diyebiliriz. Son vagonu kaçırmak istemeyen yatırımcılar, yüksek faiz fırsatından yararlanmalıdır. Merkez Bankası’nın politika faizini indirmeye başlayacağını düşündüğümüzde, reel faizlerdeki ilk indirimlerin başladığını görebiliriz. Politika faizindeki ilk indirim ise ocak ayı itibarıyla yapılacaktır. Bu nedenle dövizi olanlar, mutlaka dövizlerini bozdurup mevduata geçmelidir. Çünkü dövizin getirisi, enflasyonun altında kalmaktadır. Yatırımcıların son yüksek faiz getirisini kaçırmamalarını tavsiye ediyorum.”
“Halihazırda borsanın en büyük rakibi, politika faizinin yüksekliğidir. Merkez Bankası’nın faizi sabit tutarak güvercin açıklamalarla politika faizini düşürmeye göz kırpmasıyla birlikte, özellikle bankacılık hisseleri başta olmak üzere borsa yükselişe geçti. Mevduattan çıkan kaynakların, öncelikle gideceği yer borsa olacaktır.”